Bilim insanları, Atlas Okyanusu’nda yaptığı beş yıllık geniş kapsamlı çalışmalar sonucunda okyanusun derinliklerinde 12 yeni canlı türü keşfettiklerini açıkladı. Ancak, araştırmacılar, iklim değişikliği, asitlenme ve madencilik gibi insan faaliyetleri nedeniyle yeni keşfedilen türler de dahil olmak üzere yüzyılın sonunda okyanus habitatlarının büyük ölçüde yok olacağı konusunda uyardı
Uluslararası bir araştırmacı ekibinin katılımıyla gerçekleşen Atlas adlı projenin bulguları duyuruldu. Bilim insanları beş yıl boyunca Atlas Okyanusu’nda yapılan çalışma kapsamında aralarında mercanların, yosunların ve yumuşacakların yer aldığı 12 yeni deniz canlısı keşfettiklerini ve daha önce gidilmemiş alanlarda da 35 türe rastladıklarını açıkladı.
Bununla birlikte araştırmacılar, Azor Adaları’nda deniz tabanı kaplıcaları bulduklarını ve bunların derin okyanusun ortasında karmaşık canlı türlerine barındıran nispeten yüksek biyolojik üretkenliğe sahip önemli alanlar olduğunu söyledi.
Yüzyılın Sonuna Kada Rokyanus Habitatları Büyük Ölçüde Yok Olacak
Ancak, çalışmada, okyanusun ısınması, asitlenme ve besin miktarının azalması nedeniyle okyanus türleri için uygun habitatların 2100 yılına kadar önemli ölçüde azalacağı belirtildi.
Atlas pojesine önderlik eden, İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nden Profesör Murray Roberts yaraştırmanın okyanustaki bazı “özel yerleri” ortaya çıkardığını ve ekosistemleri işlevini ortaya koyduğunu söyledi.
Kara İçin Yağmur Ormanları, Okyanus İçin Mercanlar
Roberts, “Derin denizin şehirlerini oluşturan süngerlerden veya derin okyanus mercanlarından oluşan topluluklar bulduk. Buradaki yaşamı destekliyorlar. Balıklar buraları yumurtlama alanı olarak kullanıyor. Bu şehirler, insan faaliyetleri nedeniyle zarar görürse, bu balıkların ortaya çıkacak hiçbir yeri kalmaz ve tüm bu ekosistemlerin işlevi gelecek nesiller için kaybolur. Bu yağmur ormanlarının karadaki biyolojik çeşitlilik için önemli bir yer olduğunu anlamak gibidir; aynı şey derin deniz için de geçerlidir, korunması gereken önemli yerler vardır ve en önemlisi, hepsi birbirine bağlıdır” ifadelerini kullandı.
Okyanus Akıntıları Yavaşlıyor
Bununla birlikte, projeye Atlantik okyanusu çevresindeki 13 ülkeden bilim insanları dahil edilerek, yeni türlerin yanı sıra, okyanusların iklim değişikliği ve balıkçılık ve madencilik gibi insan faaliyetlerinden nasıl etkilendiği de incelendi. Okyanus akıntıları ve deniz tabanındaki fosil birikimleri incelendiğinde, Kuzey Atlantik’teki ana akıntıların iklim değişikliğine tepki olarak çarpıcı bir şekilde yavaşladığını ortaya çıkardı. Profesör Roberts, “İklim değişikliğin etkileri karmaşık, ancak potansiyel olarak ekosistemler arasındaki bağlantılar azalmaktadır. Çünkü okyanus akıntıları, derin okyanusta farklı habitatları birbirine bağlayan otoyollardır” dedi.
Gözlerden Uzak
Deniz bilimcileri, artan küresel nüfus, kirlilik ve derin denizlerde tıbbi ve endüstriyel olarak yararlı ürünler için araştırma dahil olmak üzere ortaya çıkan ticari faaliyetlerin neden olduğu zararın farkına varmanın kritik önemde olduğunu söyledi. Yeni keşfedilen mercan türlerine ilişkin açıklama yapan Tromsø Üniversitesi’nden ekonomist Profesör Claire Armstrong, “Derin okyanus o kadar gözden uzak ki, ona yaptıklarımızın sonuçlarının gerçekten farkında değiliz. Gelecekte neye ihtiyaç duyabileceğimizi korumak ve bilmek gerçekten çok zor” dedi.